21 Temmuz 2012 Cumartesi

NAMAZ KILANIN MEKÂNI

Namaz kılınan yerle ilgili olarak bir kaç şart vardır:

1. Şart: Namaz kılınan yer, mubah olmalıdır.

866- Gasp edilmiş bir mülkte kılınan namaz, halı, sedir ve benzeri şeyler üzerinde bile olsa, batıldır. Ama, gasp edilmiş çatı ve çadır altında namaz kılmanın mahzuru yoktur.
867- Menfaati başkasına ait olan bir mülkte, menfaate sahip olan kimsenin izni olmaksızın kılınan namaz batıldır. Meselâ, kiralanmış bir evde, ev sahibi veya başka birisinin, evi kiralayan kimsenin izni olmaksızın kıldıkları namaz batıldır. Yine üzerinde başkasının hakkı bulunan bir mülkte namaz kılmanın hükmü aynıdır. Meselâ ölü, malının üçte birinin belli bir yere harcanmasını vasiyet etmişse, vasiyet edilen üçte bir miktar ayrılmadıkça, o mülkte namaz kılınmaz.
868- Camide oturmakta olan bir kimsenin yerini başka birisi gasp eder ve orada namaz kılarsa, farz ihtiyat gereği namazını başka bir yerde iade etmelidir.
869- Gasp edilmiş olduğunu bilmediği bir yerde namaz kılar ve namazdan sonra, gasp edilmiş olduğunu bilir veya gasp edilmiş olduğunu unuttuğu bir yerde namaz kıldığını na-mazdan sonra hatırlarsa, namazı sahihtir; ancak kendisi gasp etmiş olursa, bu durumda farz ihtiyat gereği namazı batıldır.
870- Namaz kılınan yerin gasp edilmiş olduğu bilinir; ama, gasp edilmiş yerde kılınan namazın batıl olduğu bi-linmez ve orada namaz kılınırsa, namaz batıl olur.
871- Farz namazı binek üzerinde kılmak zorunda olan bir kimsenin, bindiği hayvan veya eyeri gasp edilmiş olursa, kılınan namaz batıldır. Hatta müstehap namaz bile kılınsa, yine aynı hüküm geçerlidir.
872- Bir mülkte başka birisiyle ortak olan kimsenin hissesi ayrılmamışsa, ortağının izni olmaksızın, o mülkte tasarrufta bulunamaz ve namaz kılamaz.
873- Bizzat humus ve zekâtı verilmeyen bir parayla satın alınan mülkte tasarrufta bulunmak haramdır ve onda kılınan namaz batıldır. Eğer belli para karşılığı değil de herhangi bir para karşılığı alınır; ancak alış zamanı humus veya zekâtı verilmemiş maldan ödenmesi kastedilirse, yine aynı hüküm geçerlidir.
874- Mülk sahibi diliyle namaz kılmaya izin verdiği hâlde kalben razı olmadığı bilinirse, o mülkte kılınan namaz batıldır. İzin vermediği hâlde, kalben razı olduğu kesin olarak bilinirse, namaz sahihtir.
875- Humus veya zekât borcu olan bir ölünün mülkünde tasarrufta bulunmak haram ve orada kılınan namaz batıldır. Fakat mezkur borç verilir veyahut ihmalkârlık etmeden vermeye kararlı olurlarsa, sakıncası yoktur.
876- Halka borcu olan bir ölünün mülkünde tasarrufta bulunmak haram ve orada kılınan namaz batıldır. Ama, ö-lüyü kaldırmak için normalde yapılan cüzi tasarrufların mahzuru yoktur. Yine eğer borcu malından az olur ve mirasçılar da ihmalkârlık etmeden borcunu vermeyi kararlaştırırlarsa, tasarrufta bulunmanın mahzuru yoktur.
877- Ölünün borcu olmaz; ama, mirasçılardan bazısı o an için hazır olmaz veya bulûğ çağına ermemiş veyahut deli olursa, o mülkte yapılan tasarruf haram ve kılınan namaz batıldır. Ama ölüyü kaldırmak için normalde yapılan cüzi tasarrufların mahzuru yoktur.
878- Müşteriler için hazırlanmış otel, hamam ve benzeri yerlerde namaz kılmanın mahzuru yoktur. Ancak, sahibinin razı olacağına güven hâsıl olmazsa, namazın sahih olduğunu söylemek zordur. Ama bu gibi yerlerin dışında, ancak mülk sahibi izin verdiği veya namaz kılmak için izin verdiği anlaşılacak bir söz söylediği takdirde -meselâ, mül-künde oturması ve uyuması için bir kimseye izin verir ve bunlardan, namaz kılmak için de izin verdiği anlaşılmış olursa- namaz kılınabilir.
879- Köyden uzak ve hayvan otlağı olan geniş arazilerde, sahibi razı olmasa da namaz kılmak, oturmak ve uyumanın sakıncası yoktur. Etrafına duvar çekili olmayan ve köye yakın ziraat alanlarında da onların sahibi küçük veya deli de olsa, namaz kılmanın, oradan geçmenin ve diğer cüzi tasarrufların sakıncası yoktur. Ama, sahiplerinden birisi razı olmazsa, tasarrufta bulunmak haram ve kılınan namaz batıldır.

2. Şart: Namaz kılınan yer hareketsiz olmalıdır.

880- Eğer vaktin darlığı veya başka bir sebepten dolayı çaresiz kalınır da otomobil, tren ve gemi gibi hareket hâlinde olan bir araçta namaz kılınırsa, mümkün olduğu kadarıyla hareket hâlinde bir şey okunmamalı ve kıble yönünden döndüklerinde, kıble yönüne dönülmelidir.
881- Hareket hâlinde olmayan otomobil, tren, gemi ve benzeri şeylerde namaz kılmanın sakıncası yoktur.
882- Buğday, arpa ve benzeri şeylerin yığınları üzerinde hareketsiz durmak mümkün olmadığı için, namaz batıl olur.
883- Rüzgâr, yağmur yağma ihtimali olması, insan kalabalığı ve benzeri şeyler yüzünden namazın bitirileceğine güvenilmeyen yerlerde, bitirileceği ümidiyle namaza başlanırsa, sakıncası yoktur ve bir engelle karşılaşılmazsa, kılınan namaz sahihtir. Kılınması haram olan yerde, meselâ, yıkılması yakın olan bir çatı altında, namaz kılınmamalıdır; ama eğer kılınırsa, kılınan namaz batıl olmaz. Yine üzerinde oturulması ve durulması haram olan meselâ, üzerine Allah ismi yazılı bir yaygı üzerinde, namaz kılınmamalıdır; ama kılınırsa, kılınan namaz sahihtir.

3. Şart: Çatısı alçak olup altında düzgün durulamayan veya rükû ve secde için müsait olmayan küçük yerde namaz kılınmamalıdır.

Eğer böyle bir yerde namaz kılmak zorunda kalınırsa, mümkün olduğu kadar kıyam, rükû ve secdeler yerine getirilmelidir.
884- Edebe riayet edilip Resulullah Efendimizin ve Ehlibeyt İmamlarının (onların hepsine selâm olsun) kabirlerinden ileride namaz kılınmamalıdır. Namaz kılmak saygısızlık sayılırsa haram olur; ama namaz batıl olmaz.
885- Namazda o zatların pak türbeleri ile kendisi arasında duvar gibi bir şeyin olması sonucu saygısızlık sayıl-mazsa, kabirden ileride namaz kılmanın sakıncası yoktur. Ama yalnızca, mezar üzerine yapılan sanduka ve anıtın ve çekilen örtünün fasıla olması, yeterli değildir.

4. Şart: Namaz kılınan yer necis ise, beden veya elbiseye bulaşacak kadar ıslak olmamalıdır.

Ama, alnın koyulduğu yer necis olursa, kuru bile olsa namaz batıldır. Müs-tehap ihtiyat gereği, namaz kılınan yer asla necis olmamalıdır.
886- Kadının erkekten geride durması ve secde yerinin erkeğin durduğu yerden biraz geride olması, müstehap ihtiyattır.
887- Kadın, erkeğin hizasında veya biraz önde olur ve aynı anda namaza başlarlarsa, namazı iade etmeleri, daha iyidir.
888- Kadınla erkek arasında duvar, perde veya başka bir şey olursa, namazları sahihtir ve müstehap ihtiyat gereği iade etmek, artık söz konusu değildir.

5. Şart: Namazda alnın koyulduğu yer, dizlerin koyulduğu yerden dört kapalı parmak miktarı aşağıda veya yüksekte olmamalıdır.

Farz ihtiyat gereği, alnın yeri ayak başparmağının koyulduğu yerden de denilen miktardan aşağıda veya yüksekte olmamalıdır.
889- Nâmahrem erkek ve kadının tenha olarak bir yerde bulunmaları caiz değildir ve orada namaz kılmamaları da ihtiyat gereğidir; ancak kıldıkları takdirde, namaz batıl olmaz.
890- Saz ve benzeri şeylerin çalındığı yerde kılınan namaz batıl değildir; ama onları dinlemek haramdır.
891- Kâbe'nin içinde ve damı üzerinde farz namaz kıl-mak mekruhtur; ama çaresizlik anında sakıncası yoktur.
892- Kâbe'nin içinde ve damı üzerinde müstehap namaz kılmanın sakıncası yoktur. Hatta Kâbe'nin içinde her rükne[42] doğru iki rekât namaz kılmak müstehaptır.

Namaz Kılınması Müstehap Olan Yerler

893- Namazı camide kılmak, mukaddes İslâm şeriatında çok tavsiye edilmiştir. Mescitlerin en faziletlisi Mes-cid-i Haram'dır [Kâbe ile çevresindeki sahadır]. Sonra Mes-cid-i Nebevî'dir. Daha sonra Kûfe Mescid'i, ondan sonra Beyt-ül Mukaddes, ondan sonra her şehrin büyük mescidi, sonra mahalle mescidi ve mahalle mescidinden sonra da pazar mescididir.
894- Kadınların evde, hatta yatak odasında ve arkadaki odalarda namaz kılmaları daha iyidir. Ama, kendilerini nâ-mahremden tam olarak koruyabilirlerse, camide namaz kıl-maları daha iyidir.
895- Ehlibeyt İmamları'nın (hepsine selâm olsun) haremlerinde namaz kılmak müstehaptır; hatta mescitten daha faziletlidir. Hazret-i Emir'ül-Müminin Ali'nin (ona selâm olsun) mutahhar hareminde kılınan namaz iki yüz bin namaza bedeldir.
896- Mescide çok gitmek ve cemaati olmayan mescide gitmek müstehaptır. Mescidin komşusunun, bir özrü olmadıkça cami dışında namaz kılması mekruhtur.
897- Mescide gitmeyen kimse ile yemek yememek, işlerde onunla müşavere etmemek, ona komşu olmamak ve ona kız verip almamak müstehaptır.

Namaz Kılınması Mekruh Olan Yerler

898- Şu yerlerde namaz kılmak mekruhtur:
1) Hamamda.
2) Tuzlada.
3) İnsan karşısında.
4) Açık kapı karşısında.
5) Geçen insanlara zahmet vermediği takdirde yol, cad-de ve sokakta; eğer zahmet verirse haramdır, ama kılınan namaz batıl değildir.
6) Ateş ve lamba karşısında.
7) Mutfakta.
8) Ateşlik olan her yerde.
9) İdrar edilen kuyu ve çukur karşısında.
10) Ruhu olan şeylere ait resim ve heykellerin karşısında; ancak bunların üstü perdeyle örtülürse mekruh olmaz.
11) Cünüp olan kimsenin bulunduğu odada.
12) Namaz kılanın yüzüne karşı olmasa bile resim bulunan yerde.
13) Mezar karşısında.
14) Mezar üzerinde.
15) İki kabir arasında.
16) Mezarlıkta.
899- Halkın geçtiği yerlerde veya bir kimsenin karşısında namaz kılan kimsenin, çubuk veya ip parçası da olsa önüne bir şey koyması müstehaptır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder