21 Temmuz 2012 Cumartesi

EZAN VE İKAMET

916- Günlük farz namazlardan önce, erkek ve kadınların ezan okuyup ikamet getirmeleri müstehaptır. Ama Ramazan ve Kurban Bayramı namazlarından önce, üç defa "es-salât" denmesi müstehaptır. Diğer farz namazlardan önce de, recâ kastıyla (=sevap elde etme ümidiyle) üç defa "es-salâh" denilir.
917- Çocuğun dünyaya geldiği ilk gün veya göbeği düşmeden önce sağ kulağına ezan ve sol kulağına da ikamet okunması müstehaptır.
918- Ezan on sekiz cümleden ibarettir:
Dört defa: "Ellahu ekber"...........................................  اَللَّهُ اَكْبَرُ
İki defa: "Eşhedu en la ilâhe illellah" …. اَشْهَدُ اَنْ لاَ اِلهَ اِلاَّ اللَّهُ
İki defa: "Eşhedu enne Muhemmeden
                  resûlullah" ……………….   اَشْهَدُ اَنَّ مُحَمَّداً رَسُولُ اللَّهُ
İki defa: "Heyye ‘ele's-selâh" ………………..  حَىَّ عَلَىالصَّلوةِ
İki defa: "Heyye ‘ele'l-felâh"  ………………..  حَىَّ عَلَىالْفَلاَحِ
İki defa: "Heyye ‘ela heyr'il-‘emel" ……...  حَىَّ عَلَى خَيْرِ الْعَمَلِ
İki defa: "Ellahu ekber" ……………………………...  اَللَّهُ اَكْبَرُ
İki defa: "La ilâhe illellah" ……………………….  لاَ اِلَهَ اِلاَّ اللَّهُ
İkamet on yedi cümleden ibarettir. Şöyle ki, ezanın evvelinde denilen "Ellahu ekber" cümlesinden ikisi ve ezanın sonunda okunan "La ilâhe illellah" cümlesinden biri azaltılır. "Heyye ‘ela heyr'il-‘emel" dendikten sonra iki defa "Ked kâmet'is-selâh" ( قَدْ قَامَتِ الصَّلوَةُ ) cümlesi ilave edilir.
919- "Eşhedu enne ‘Eliyyen veliyyullah" (اَشْهَدُ اَنَّ عَلِيّاً وَلِىُّ اللَّهِcümlesi ezan ve ikametin bir parçası değildir. Ama "Eşhe-du enne Muhemmeden resûlullah" cümlesinden sonra kur-bet (=Allah'a yakınlık) kastıyla denilmesi iyidir.

EZAN VE İKAMETİN ANLAMI

Ellahu ekber: Yüce Allah nitelendirilemeyecek derecede büyüktür.
Eşhedu en la ilâhe illellah: Şahadet ederim ki tek ve eşsiz olan Allah'tan başka tapılmaya layık bir ilâh yoktur.
Eşhedu enne Muhemmeden resûlullah: Şahadet ederim ki Hazret-i Muhammed b. Abdullah (Allah ona ve Ehlibeyti'ne rahmet etsin) Allah tarafından gönderilmiş peygamber ve elçidir.
Eşhedu enne ‘Eliyyen Emîr'ul-Mu'minîne veliyyullah: Şahadet ederim ki Hz. Ali (ona salat ve selâm olsun), müminlerin emiri ve bütün yaratılmışlar üzerine Allah'ın velisidir.
Heyye ‘ele's-selâh: Kalkın namaza.
Heyye ‘ele'l-felâh: Acele edin kurtuluşa.
Heyye ‘ela heyr'il-‘emel: Bütün işlerin en hayırlısı olan (namaz)a koşun.
Ked kâmet'is-selâh: Namaz başlamak üzeredir.
La ilâhe illellah: Tek ve eşsiz olan Allah'tan başka ibâdete layık bir ilâh yoktur.
920- Ezanla ikamet arasında çok fasıla verilmemelidir. Eğer normalden fazla ara verilirse, yeniden okunmalıdır.
921- Ezan ve ikamette sesi boğaza indirip gına yapmak, yani oyun ve eğlence meclislerinde okunan şarkı gibi ezan okumak ve ikamet getirmek haramdır. Gına derecesine varmayacak şekilde okumak ise, mekruhtur.
922- Beş namazda ezan sakıt olur (=kalkar):
1) Cuma günü kılınan ikindi namazı.
2) Zilhicce ayının dokuzu Arefe gününde kılınan ikindi namazı.
3) Meş'ar'ül-Haram'da olan kimsenin Kurban Bayramı gecesi kıldığı yatsı namazı.
4) Müstehaze kadının kıldığı ikindi ve yatsı namazı.
5) Kendisinden idrar ve gaita çıkmasını önleyemeyen kimsenin kıldığı ikindi ve yatsı namazı.
Bu beş namazda, önceki namazla buna ara verilmediği veya çok az bir fasıla verildiği takdirde, ezan sakıt olur. Ancak nafile namazlarla ve namazdan sonra okunması müs-tehap olan dualarla ara verilmesinin zararı yoktur.
923- Cemaat namazı için ezan ve ikamet getirilmişse, o cemaatle namaz kılan kimse kendi namazı için ezan ve ikamet getirmemelidir.
924- Cemaatle namaz kılmak için camiye gider ve ce-maat namazının bittiğini görürse, cemaat için ezan ve ikamet getirilmiş olduğu takdirde, saflar bozulup cemaat dağılmadıkça, kendi namazı için ezan ve ikamet getiremez.
925- Cemaat namazı kılınırken veya cemaat namazı yeni bitmiş ve henüz saflar dağılmamışken, münferit olarak (=yalnız başına) namaz kılmanın veya düzenlenen başka bir cemaat namazına katılmak istenirse, üç şartla insanın üzerinden ezan ve ikamet kalkar:
1) Kılınan namaz için ezan ve ikamet okunmuş olur.
2) Kılınan cemaat namazı batıl olmaz.
3) Kılınacak olan namaz ile kılınan cemaat namazı bir mekanda olur. O hâlde, cemaat namazı caminin içinde kılınır, insan da caminin damı üzerinde namaz kılmak isterse, ezan ve ikamet okuması müstehaptır.
926- Önceki hükümde açıklanan şartların ikincisinde yani cemaat namazının sahih olup olmadığından şüpheye düşülürse, insanın üzerinden ezan ve ikamet kalkar. Ama diğer iki şarttan birinde şüpheye düşülürse, ezan ve ikamet getirilmesi müstehaptır.
927- Başkasının okuduğu ezan ve ikameti işiten kimsenin, duyduğu her kısmı tekrarlaması müstehaptır. Ama i-kamette, "Heyye ‘eles-selâh" cümlesinden, "Heyye ‘ela hey-r'il-‘emel" cümlesine kadar olan kısmı, sevap ümit ederek söylemelidir.
928- Başkasının okuduğu ezan ve ikameti işitmiş olan kimse, ister onunla tekrarlamış olsun, ister tekrarlamamış olsun, ezan ve ikamet ile, kılmak istediği namaz arasında fazla fasıla olmamışsa, namaz için ezan ve ikamet okumayabilir.
929- Erkek, kadının okuduğu ezanı zevk maksadıyla dinlerse, üzerinden ezan kalkmaz. Zevk alma maksadı olmasa da, ezanın kalkması şüphelidir.
930- Cemaat namazı için ezan ve ikameti erkek okumalıdır. Ama kadınların düzenlediği cemaat namazında ka-dının ezan ve ikamet okuması yeterlidir.
931- İkamet ezandan sonra getirilmelidir; ezandan önce getirilirse, sahih olmaz.
932- Ezan ve ikametin kelimeleri arasında sıra gözetil-mezse, örneğin "Heyye ‘ele'l-felâh" cümlesi "Heyye ‘ele's-selâh" cümlesinden önce okunursa, sıra gözetilmeyen yerden yeniden okunmalıdır.
933- Ezanla ikamet arası fazla uzatılmamalıdır. Ezanla ikamet arasında, "okunan ezan bu ikamete aittir" denmeyecek kadar fasıla verilirse, ezan ve ikametin yeniden okunması müstehaptır. Aynı şekilde ezan ve ikamet ile namaz arasında, "okunan ezan ve ikamet bu namaza aittir" denmeyecek kadar fasıla verilirse, o namaz için yeniden ezan ve ikamet okunması müstehaptır.
934- Ezan ve ikamet, sahih Arapça'yla okunmalıdır; yanlış Arapça'yla okunur veya bir harfin yerine başka bir harf söylenir veyahut ezan ve ikametin örneğin, Türkçe ter-cümesi okunursa, sahih olmaz.
935- Ezan ve ikamet namaz vakti girdikten sonra okunması gerekir. Bilerek veya unutkanlık yüzünden vaktin-den önce okunursa batıldır.
936- İkamet getirilmeden önce, ezanın okunup okunmadığından şüpheye düşülürse, ezanın okunması gerekir. Ama ikamete başlandıktan sonra ezanın okunup okunmadığından şüpheye düşülürse, ezanın okunması gerekmez.
937- Ezan veya ikamette bir cümle okunmadan önce-ki cümlenin okunup okunmadığından şüpheye düşülürse, şüphe edilen kısım okunmalıdır. Ancak ezan veya ikametin bir kısmı okunurken önceki kısmın okunup okunmadığından şüpheye düşülürse, şüphe edilen kısmın okunma-sı gerekmez.
938- İnsanın, ezan okurken kıbleye yönelmesi, abdest veya gusül almış olması, ellerini kulağına koyması, sesini yükseltip uzatması, ezanın cümlelerine biraz ara vermesi ve arada konuşmaması müstehaptır.
939- İkamet getirirken bedenin hareketsiz olması, ezandan daha yavaş okunması, cümlelerin birbirine bitişik olarak okunmaması müstehaptır. Ama ezanın cümlelerine verilen miktarda ikametin cümlelerine ara verilmemelidir.
940- Ezan ile ikamet arasında şu sayılanlardan birini yapmak müstehaptır: Bir adım ileri atmak, bir miktar otur-mak, secde etmek, zikir etmek, dua etmek, bir miktar sessiz durmak, konuşmak veya iki rekât namaz kılmak. Ama sabah namazı için okunan ezan ve ikamet arasında konuşmak müstehap değildir. Akşam namazı için okunan ezan ve ikamet arasında sevap ümidiyle namaz kılınabilir.
941- Ezan okumak için belirlenen şahsın adil, vakti bilen, gür sesli olması ve ezanı yüksek bir yerde okuması müstehaptır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder